Sad Suresi 46. Ayet: İbrahim, İshak ve Yakup’un Örnek Şahsiyetleri

Kur’an-ı Kerim’deki Sâd Suresi 46. ayet, Hz. İbrahim, Hz. İshak ve Hz. Yakup gibi seçilmiş peygamberleri örnek alarak Müslümanlara önemli mesajlar vermektedir. Bu ayet, güçlü bir imana, doğru bir düşünceye ve Allah’ın rızasını kazanmaya yönelik bir yol haritası sunmaktadır. Örnek davranışlar sergileyen bu peygamberlerin özelliklerini anlamak, Müslümanların hayatta nasıl hareket etmeleri gerektiği konusunda rehberlik sağlayacaktır.
Bu ayet, Müslümanların kendilerini eydî ve ebsâr sahipleri olarak görmelerini, yani hem din konusunda güçlü hem de doğru düşünceye sahip olmalarını teşvik etmektedir. Güçlü olmak, sadece fiziksel kuvvet değil, aynı zamanda Allah yolunda sâlih amellerde bulunmak ve günahlardan kaçınmak anlamına gelir. Basirete sahip olmak ise, sadece görüneni değil, hakikati görme yetisiyle donatılmış olmakla ilgilidir. Bu iki özellik, Allah’ın rızasını kazanmak için çok önemlidir. İşte bu yüzden Hz. İbrahim, Hz. İshak ve Hz. Yakup gibi peygamberler, örnek alınması gereken şahsiyetler olarak vurgulanmaktadır.
Birinci Özellik: Eydî ve Ebsâr Sahipleri Olmak
Bu özellik, peygamberlerin dinde ve dini yaşamda güçlü olmalarına ve doğru düşünceye sahip olmalarına işaret etmektedir. Eydî, güçlü bir imana sahip olmayı ifade etmektedir. Ebsâr ise, doğru ve sağlam bir anlayışa sahip olmayı, gerçekleri görme yetisi olarak açıklanabilir. Bu iki özellik birbiriyle örtüşür. Güçlü bir imana sahip olmak, kişinin doğru yolu görmesine ve uygulamasına yardımcı olur. Örneğin, bir Müslüman, Allah yolunda samimiyetle çaba gösterdiğinde hem eydî hem de ebsâr özelliklerini sergilemiş olacaktır.
Bu özellik, Müslümanların da kendi hayatlarında uygulamaya çalışmaları gereken önemli bir husustur. Güçlü bir imana sahip olmak, her zaman kolay olmayabilir, ancak Allah yolunda azimle yürüyenler, eydî ve ebsâr sahipleri olarak başarılı bir hayat geçirebilirler. Kişi samimiyetle, Allah yolunda gayretli davranarak, hem fiziksel hem de manevi kuvvetlerini geliştirebilir.
İkinci Özellik: Dâr Zikriyle Seçilmiş Olmak
Peygamberlerin, nefsi arındırmış ve ismet sahibi oldukları, Dâr Zikriyle Seçilmiş Olmak özelliği ile vurgulanmaktadır. Bu, onların kasten veya hataen büyük günahlardan ve ayıplardan korunmuş olduklarını ifade eder. Dâr kelimesi, âhiret âlemini temsil eder. Peygamberlerin himmetlerini ve gayretlerini âhirete odaklamaları, dünya hayatının geçiciliğini ve âhiretin önemini anlamaları anlamına gelir. Dünya hayatının geçici olduğunun bilincinde olmak, kişinin davranışlarını ve önceliklerini yeniden şekillendirmesine yardımcı olur. Ayrıca, kişinin gerçek değerleri sorgulamasına ve hayatını daha huzurlu bir şekilde sürdürmesine olanak tanır.
Dünyayı geçici bir yer olarak görerek, âhirete odaklanmak, Müslümanların hayatlarında çok önemli rol oynar. Bu odaklanma, onların kararlarını ve davranışlarını olumlu yönde etkileyerek, dünya hayatının içindeki geçici kaygılardan uzaklaşmalarına yardımcı olur. Bu, onların başarılı olmalarının anahtarıdır.
Üçüncü Özellik: Allah’ın Seçtiği ve En Hayırlı Kişiler Olmak
Allah Teâlâ, bu peygamberleri özel olarak seçmiş, tertemiz yapmış ve en hayırlı insanlar arasına katmıştır. Bu seçilmişlik, peygamberlerin üstün özelliklerini ve Allah’a yakınlıklarını vurgulamaktadır. Bu özellikler, Müslümanların da kendilerini örnek almaları gereken değerlerdir. Müslümanlar, hayatlarında Allah’ın seçtiği ve en hayırlı kişiler gibi davranarak, doğru yolda ilerleyebilirler. Allah’ın seçtiği kimseler, diğer insanlara da örnek teşkil ederler.
Özetle, bu seçilmiş peygamberler, güçlü bir imana, doğru düşünceye, âhirete odaklanmaya ve Allah’ın seçtiği kişiler gibi davranmaya örnek olmuşlardır. Bu özellikleri ve davranışları, Müslümanların da yaşamlarında uygulamaya çalışmaları gereken önemli değerlerdir. Bu değerleri hayatlarına uygulamak, Allah’ın rızasını kazanmaya ve yeryüzünde dinin hâkim kılınmasına yol açacaktır.
Hz. İbrahim, Hz. İshak ve Hz. Yakup’un özellikleri nelerdir?
Bu peygamberler, dinde güçlü (eydî), doğru düşünce sahibi (ebsâr), nefsin kirlerinden arındırılmış (dâr zikriyle seçilmiş) ve Allah’ın seçtiği en hayırlı insanlardır. Ahiret bilinci ve ihlasları onları arındırmış ve samimiyet sahibi kılmıştır.








